1 Ferisiler, İsanın Yahyadan daha çok öğrenci edinip vaftiz ettiğini duydular -aslında İsanın kendisi değil, öğrencileri vaftiz ediyorlardı- İsa bunu öğrenince Yahudiyeden ayrılıp yine Celileye gitti.
4 Giderken Samiriyeden geçmesi gerekiyordu.
5 Böylece Samiriyenin Sihar denilen kentine geldi. Burası Yakupun kendi oğlu Yusufa vermiş olduğu toprağın yakınındaydı.
6 Yakupun kuyusu da oradaydı. İsa, yolculuktan yorulmuş olduğu için kuyunun yanına oturmuştu. Saat on iki sularıydı.
7 Samiriyeli bir kadın su çekmeye geldi. İsa ona, ‹‹Bana su ver, içeyim›› dedi.
8 İsanın öğrencileri yiyecek satın almak için kente gitmişlerdi.
9 Samiriyeli kadın, ‹‹Sen Yahudisin, bense Samiriyeli bir kadınım›› dedi, ‹‹Nasıl olur da benden su istersin?›› Çünkü Yahudilerin Samiriyelilerle ilişkileri yoktur.
10 İsa kadına şu yanıtı verdi: ‹‹Eğer sen Tanrının armağanını ve sana, ‹Bana su ver, içeyim› diyenin kim olduğunu bilseydin, sen Ondan dilerdin, O da sana yaşam suyunu verirdi.››
11 Kadın, ‹‹Efendim›› dedi, ‹‹Su çekecek bir şeyin yok, kuyu da derin, yaşam suyunu nereden bulacaksın?
12 Sen, bu kuyuyu bize vermiş, kendisi, oğulları ve davarları ondan içmiş olan atamız Yakuptan daha mı büyüksün?››
13 İsa şöyle yanıt verdi: ‹‹Bu sudan her içen yine susayacak.
14 Oysa benim vereceğim sudan içen sonsuza dek susamaz. Benim vereceğim su, içende sonsuz yaşam için fışkıran bir pınar olacak.››
15 Kadın, ‹‹Efendim›› dedi, ‹‹Bu suyu bana ver. Böylece ne susayayım, ne de su çekmek için buraya kadar geleyim.››
16 İsa, ‹‹Git, kocanı çağır ve buraya gel›› dedi.
17 Kadın, ‹‹Kocam yok›› diye yanıtladı. İsa, ‹‹Kocam yok demekle doğruyu söyledin›› dedi.
18 ‹‹Beş kocaya vardın. Şimdi birlikte yaşadığın adam kocan değil. Doğruyu söyledin.››
19 Kadın, ‹‹Efendim, anlıyorum, sen bir peygambersin›› dedi.
20 ‹‹Atalarımız bu dağda tapındılar, ama sizler tapılması gereken yerin Yeruşalimde olduğunu söylüyorsunuz.››
21 İsa ona şöyle dedi: ‹‹Kadın, bana inan, öyle bir saat geliyor ki, Babaya ne bu dağda, ne de Yeruşalimde tapınacaksınız!
22 Siz bilmediğinize tapıyorsunuz, biz bildiğimize tapıyoruz. Çünkü kurtuluş Yahudilerdendir.
23 Ama içtenlikle tapınanların Babaya ruhta ve gerçekte tapınacakları saat geliyor. İşte, o saat şimdidir. Baba da kendisine böyle tapınanları arıyor.
24 Tanrı ruhtur, Ona tapınanlar da ruhta ve gerçekte tapınmalıdırlar.››
25 Kadın İsaya, ‹‹Mesih denilen meshedilmiş Olanın geleceğini biliyorum›› dedi, ‹‹O gelince bize her şeyi bildirecek.››
26 İsa, ‹‹Seninle konuşan ben, Oyum›› dedi.
27 Bu sırada İsanın öğrencileri geldiler. Onun bir kadınla konuşmasına şaştılar. Bununla birlikte hiçbiri, ‹‹Ne istiyorsun?›› ya da, ‹‹O kadınla neden konuşuyorsun?›› demedi.
28 Sonra kadın su testisini bırakarak kente gitti ve halka şöyle dedi: ‹‹Gelin, yaptığım her şeyi bana söyleyen adamı görün. Acaba Mesih bu mudur?››
30 Halk da kentten çıkıp İsaya doğru gelmeye başladı.
31 Bu arada öğrencileri Ona, ‹‹Rabbî, yemek ye!›› diye rica ediyorlardı.
32 Ama İsa, ‹‹Benim, sizin bilmediğiniz bir yiyeceğim var›› dedi.
33 Öğrenciler birbirlerine, ‹‹Acaba biri Ona yiyecek mi getirdi?›› diye sordular.
34 İsa, ‹‹Benim yemeğim, beni gönderenin isteğini yerine getirmek ve Onun işini tamamlamaktır›› dedi.
35 ‹‹Sizler, ‹Ekinleri biçmeye daha dört ay var› demiyor musunuz? İşte, size söylüyorum, başınızı kaldırıp tarlalara bakın. Ekinler sararmış, biçilmeye hazır!
36 Eken ve biçen birlikte sevinsinler diye, biçen kişi şimdiden ücretini alır ve sonsuz yaşam için ürün toplar.
37 ‹Biri eker, başkası biçer› sözü bu durumda doğrudur.
38 Ben sizi, emek vermediğiniz bir ürünü biçmeye gönderdim. Başkaları emek verdiler, siz ise onların emeğinden yararlandınız.››
39 O kentten birçok Samiriyeli, ‹‹Yaptığım her şeyi bana söyledi›› diye tanıklık eden kadının sözü üzerine İsaya iman etti.
40 Samiriyeliler Ona gelip yanlarında kalması için rica ettiler. O da orada iki gün kaldı.
41 Onun sözü üzerine daha birçokları iman etti.
42 Bunlar kadına, ‹‹Bizim iman etmemizin nedeni artık senin sözlerin değil›› diyorlardı. ‹‹Kendimiz işittik, Onun gerçekten dünyanın Kurtarıcısı olduğunu biliyoruz.››
43 Bu iki günden sonra İsa oradan ayrılıp Celileye gitti.
44 İsanın kendisi, bir peygamberin kendi memleketinde saygı görmediğine tanıklık etmişti.
45 Celileye geldiği zaman Celileliler Onu iyi karşıladılar. Çünkü onlar da bayram için gitmişler ve bayramda Onun Yeruşalimde yaptığı her şeyi görmüşlerdi.
46 İsa yine, suyu şaraba çevirdiği Celilenin Kana Köyüne geldi. Orada saraya bağlı bir memur vardı. Oğlu Kefarnahumda hastaydı.
47 Adam, İsanın Yahudiyeden Celileye geldiğini işitince yanına gitti, evine gelip ölmek üzere olan oğlunu iyileştirmesi için Ona yalvardı.
48 İsa adama, ‹‹Sizler belirtiler ve harikalar görmedikçe iman etmeyeceksiniz›› dedi.
49 Saray memuru İsaya, ‹‹Efendim, çocuğum ölmeden yetiş!›› dedi.
50 İsa, ‹‹Git, oğlun yaşayacak›› dedi. Adam, İsanın söylediği söze iman ederek gitti.
51 Daha yoldayken köleleri onu karşılayıp oğlunun yaşadığını bildirdiler.
52 Adam onlara, oğlunun iyileşmeye başladığı saati sordu. ‹‹Dün öğle üstü saat birde ateşi düştü›› dediler.
53 Baba bunun, İsanın, ‹‹Oğlun yaşayacak›› dediği saat olduğunu anladı. Kendisi ve bütün ev halkı iman etti.
54 İsa, bu ikinci belirtiyi de Yahudiye'den Celile'ye döndükten sonra gerçekleştirdi.
1 Jeesus sai tietää fariseusten kuulleen, että hän kokosi ympärilleen enemmän opetuslapsia ja kastoi useampia kuin Johannes --
2 tosin hän ei itse kastanut, vaan hänen opetuslapsensa.
3 Silloin hän lähti Juudeasta ja siirtyi takaisin Galileaan.
4 Hänen oli kuljettava Samarian kautta.
5 Matkallaan Jeesus tuli Sykar-nimiseen Samarian kaupunkiin. Sen lähellä oli maa-alue, jonka Jaakob oli antanut pojalleen Joosefille,
6 ja siellä oli Jaakobin kaivo. Matkasta uupuneena Jeesus istahti kaivolle. Oli keskipäivä, noin kuudes tunti.
8 Opetuslapset olivat menneet kaupunkiin ostamaan ruokaa.
22 Te kumarratte sellaista, mitä ette tunne, mutta me kumarramme häntä, jonka tunnemme, sillä pelastaja nousee juutalaisten keskuudesta.
23 Tulee aika -- ja se on jo nyt -- jolloin kaikki oikeat rukoilijat rukoilevat Isää hengessä ja totuudessa. Sellaisia rukoilijoita Isä tahtoo.
27 Juuri silloin tulivat opetuslapset paikalle. Heitä hämmästytti, että Jeesus puhui naisen kanssa, mutta kukaan ei kuitenkaan kysynyt, mitä hän tahtoi ja miksi hän puhui naiselle.
28 Nainen jätti vesiruukkunsa siihen, meni kaupunkiin ja sanoi ihmisille:
29 Tulkaa katsomaan, tuolla on mies, joka kertoi minulle kaiken mitä olen tehnyt! Olisiko hän Messias?
30 Ihmiset lähtivät kaupungista ja tulivat Jeesuksen luo.
35 Te sanotte: 'Neljä kuuta kylvöstä korjuuseen.' Minä sanon: Katsokaa tuonne! Vainio on jo vaalennut, vilja on kypsä korjattavaksi.
36 Sadonkorjaaja saa palkkansa jo nyt, hän kokoaa satoa iankaikkiseen elämään, ja kylväjä saa iloita yhdessä korjaajan kanssa.
37 Tässä pitää paikkansa sanonta: 'Toinen kylvää, toinen korjaa.'
40 Kun samarialaiset tulivat Jeesuksen luo, he pyysivät häntä jäämään kaupunkiin, ja hän jäikin sinne kahdeksi päiväksi.
41 Yhä useammat uskoivat Jeesukseen kuultuaan hänen itsensä puhuvan,
43 Kahden päivän kuluttua Jeesus sitten lähti Galileaan.
44 Hän oli itse sanonut, ettei profeettaa pidetä arvossa kotiseudullaan,
45 mutta kun hän nyt tuli Galileaan, galilealaiset ottivat hänet ystävällisesti vastaan. Hekin olivat käyneet Jerusalemissa juhlilla ja nähneet, mitä Jeesus siellä juhlan aikana teki.
46 Jeesus tuli taas Galilean Kaanaan, missä hän oli muuttanut veden viiniksi. Kapernaumissa oli kuninkaan virkamies, jonka poika oli sairaana.
47 Kuultuaan Jeesuksen tulleen Juudeasta Galileaan hän lähti Jeesuksen luo ja pyysi, että tämä tulisi parantamaan pojan, joka oli kuolemaisillaan.
51 Jo kesken matkan tulivat hänen palvelijansa häntä vastaan ja kertoivat pojan parantuneen.
54 Tämä oli Jeesuksen toinen tunnusteko, ja hän teki sen tultuaan Juudeasta Galileaan.