1 Keşke başım bir pınar, 2 Gözlerim bir gözyaşı kaynağı olsa! 2 Halkımın öldürülenleri için 2 Ağlasam gece gündüz!

2 Keşke halkımı bırakabilmem, 2 Onlardan uzaklaşabilmem için 2 Çölde konaklayacak bir yerim olsa! 2 Hepsi zina ediyor, 2 Hain bir topluluk!

3 ‹‹Yalan söylemek için ülkede 2 Dillerini yay gibi geriyor, 2 Güçlerini gerçek yolunda kullanmıyorlar. 2 Kötülük üstüne kötülük yapıyor, 2 Beni tanımıyorlar›› diyor RAB.

4 ‹‹Herkes dostundan sakınsın, 2 Kardeşlerinizin hiçbirine güvenmeyin. 2 Çünkü her kardeş Yakup gibi aldatıcı, 2 Her dost iftiracıdır.

5 Dost dostu aldatıyor, 2 Kimse gerçeği söylemiyor. 2 Dillerine yalan söylemeyi öğrettiler, 2 Suç işleye işleye yorgun düştüler.

6 Sen, ey Yeremya, 2 Aldatıcılığın ortasında yaşıyorsun. 2 Aldatıcılıkları yüzünden 2 Beni tanımak istemiyorlar.›› 2 Böyle diyor RAB.

7 Bundan ötürü Her Şeye Egemen RAB diyor ki, 2 ‹‹İşte, onları arıtıp sınayacağım, 2 Halkımın günahı yüzünden 2 Başka ne yapabilirim ki?

8 Dilleri öldürücü bir ok, 2 Hep aldatıyor. 2 Komşusuna esenlik diliyor, 2 Ama içinden ona tuzak kuruyor.

9 Bu yüzden onları cezalandırmayayım mı?›› diyor RAB, 2 ‹‹Böyle bir ulustan öcümü almayayım mı?››

10 Dağlar için ağlayıp yas tutacağım, 2 Otlaklar için ağıt yakacağım. 2 Çöle dönüştüler, 2 Kimse geçmiyor oralardan. 2 Sığırların böğürmesi duyulmuyor, 2 Kuşlar, yabanıl hayvanlar kaçıp gitti.

11 ‹‹Yeruşalimi taş yığını, 2 Çakalların barınağı haline getireceğim. 2 Yahuda kentlerini 2 Kimsenin yaşayamayacağı bir viraneye döndüreceğim.››

12 Hangi bilge kişi buna akıl erdirecek? RABbin seslendiği kişi kim ki, sözünü açıklayabilsin? Ülke neden yıkıldı? Neden kimsenin geçemediği bir çöle dönüştü?

13 RAB, ‹‹Kendilerine verdiğim yasayı bıraktılar, sözümü dinlemediler, yasamı izlemediler›› diyor,

14 ‹‹Onun yerine yüreklerinin inadını, atalarının öğrettiği gibi Baalları izlediler.››

15 Bunun için İsrailin Tanrısı, Her Şeye Egemen RAB diyor ki, ‹‹Bu halka pelinotu yedirecek, zehirli su içireceğim.

16 Onları kendilerinin de atalarının da tanımadığı ulusların arasına dağıtacak, tümünü yok edene dek peşlerine kılıcı salacağım.››

17 Her Şeye Egemen RAB diyor ki, 2 ‹‹İyi düşünün! 2 Ağıt yakan kadınları çağırın gelsinler. 2 En iyilerini çağırın gelsinler.

18 Hemen gelip bizim için ağıt yaksınlar; 2 Gözlerimiz gözyaşı döksün, 2 Gözkapaklarımızdan sular aksın.

19 Siyondan ağlama sesi duyuluyor: 2 ‹Yıkıma uğradık! 2 Büyük utanç içindeyiz, 2 Çünkü ülkemizi terk ettik, 2 Evlerimiz yerle bir oldu.› ››

20 Ey kadınlar, RABbin sözünü dinleyin! 2 Ağzından çıkan her söze kulak verin. 2 Kızlarınıza yas tutmayı, 2 Komşunuza ağıt yakmayı öğretin.

21 Ölüm pencerelerimize tırmandı, 2 Kalelerimize girdi; 2 Sokakları çocuksuz, 2 Meydanları gençsiz bıraktı.

22 Onlara de ki, ‹‹RAB şöyle diyor: 2 ‹İnsan cesetleri gübre gibi, 2 Biçicinin ardındaki demetler gibi toprağa serilecek. 2 Onları toplayacak kimse olmayacak.› ››

23 RAB şöyle diyor: 2 ‹‹Bilge kişi bilgeliğiyle, 2 Güçlü kişi gücüyle, 2 Zengin kişi zenginliğiyle övünmesin.

24 Dünyada iyilik yapanın, 2 Adaleti, doğruluğu sağlayanın 2 Ben RAB olduğumu anlamakla 2 Ve beni tanımakla övünsün övünen. 2 Çünkü ben bunlardan hoşlanırım›› diyor RAB.

25 ‹‹Yalnız bedence sünnetli olanları cezalandıracağım günler geliyor›› diyor RAB.

26 ‹‹Mısır'ı, Yahuda'yı, Edom'u, Ammon'u, Moav'ı, çölde yaşayan ve zülüflerini kesenlerin hepsini cezalandıracağım. Çünkü bütün bu uluslar gerçekte sünnetsiz, bütün İsrail halkı da yürekte sünnetsizdir.››

1 (H8:23)Kunpa minun pääni olisi kaivo ja silmäni kyynelten lähde, niin itkisin päivät ja yöt rakkaan kansani kaatuneita!

2 (H9:1) -- Olisipa minulla majapaikka autiomaassa! Silloin voisin jättää kansani, lähteä pois ihmisten luota. Kaikki he ovat avionrikkojia, pettureita koko joukko.

3 (H9:2) -- Heidän kielensä on kuin jännitetty jousi, aina valmiina valheeseen, totuudesta he eivät piittaa. He kulkevat synnistä syntiin, minusta he eivät tahdo tietää, sanoo Herra.

4 (H9:3)Varokaa ystäviänne, älkää luottako veljiinnekään! Veli pettää veljeään viekkaasti, ystävä parjaa ystäväänsä takanapäin.

5 (H9:4)Kaikki pettävät toisiaan, kukaan ei puhu totta, heidän kielensä on tottunut valheeseen. Vääryyttä he tekevät, eivät kykene kääntymään.

6 (H9:5)Sortoa sorron jälkeen, petosta petoksen päälle! Minusta he eivät välitä, sanoo Herra.

7 (H9:6)Sen vuoksi Herra Sebaot sanoo näin: -- Minä sulatan heidät kuin metallin, minä tutkin heidät. Mitä muuta voisin heille tehdä?

8 (H9:7)Heidän kielensä on tappava nuoli, heidän suustaan lähtee petollisia sanoja. He toivottavat kyllä rauhaa toinen toiselleen -- mutta sisimmässään he punovat juonia.

9 (H9:8)Enkö minä rankaisisi tällaisista teoista, enkö kostaisi tällaiselle kansalle?

10 (H9:9) -- Minä itken ja valitan vuorten tähden, laulan valitusvirren aromaan takia. Siellä on laitumet poltettu, kukaan ei siellä liiku, ei kuulu enää karjan ääntä. Villieläimet ja taivaan linnutkin ovat paenneet pois.

11 (H9:10) -- Minä teen Jerusalemista rauniokasan, jossa sakaalit asustavat. Juudan kaupungit minä teen autiomaaksi, jossa yksikään ihminen ei enää asu, sanoo Herra.

12 (H9:11)Minkä vuoksi maa on hävitetty, miksi se on kuin palanut autiomaa, jossa kukaan ei kulje? Kuka on niin viisas, että tämän käsittäisi? Onko ketään, jolle Herra on sen ilmoittanut ja joka voisi sen selittää?

18 (H9:17)Tulkaa kiireesti ja laulakaa meistä valituslaulu, niin että silmämme vuotavat vettä ja kyyneleet valuvat pitkin poskia.

20 (H9:19)Kuulkaa, naiset, Herran sana, tarkatkaa, mitä hän puhuu! Opettakaa tyttärillenne itkuvirsi, valituslaulu toinen toisellenne:

22 (H9:21)Julista tämäkin Herran sana: -- Ruumiita makaa maassa kuin lantaa pelloilla, kuin lyhteitä leikkaajien jäljiltä. Niitä ei kukaan korjaa.

23 (H9:22)Näin sanoo Herra: -- Älköön viisas kerskuko viisaudellaan, älköön väkevä voimillaan, älköön rikas rikkaudellaan.

24 (H9:23)Joka haluaa kerskua, kerskukoon sillä, että tuntee minut ja tietää, mitä minä tahdon. Sillä minä olen Herra, minun tekoni maan päällä ovat uskollisuuden, oikeuden ja vanhurskauden tekoja. Niitä minä tahdon myös teiltä, sanoo Herra.