1 Jei Viešpats nestato namų, veltui vargsta statytojai. Jei Viešpats nesaugo miesto, veltui budi sargai.

2 Veltui keliatės prieš aušrą ir vargstate ligi vėlyvos nakties. Jūs valgote vargo duoną. O savo mylimajam Viešpats duoda miegą.

3 Štai Viešpaties dovana yra vaikai, įsčių vaisius­Jo atlyginimas.

4 Kaip strėlės karžygio rankoje, taip jaunystės sūnūs.

5 Palaimintas žmogus, turįs jų pilną strėlinę! Jie nebus sugėdinti, bet kalbės vartuose su priešu.

1 Evi RAB yapmazsa, 2 Yapıcılar boşuna didinir. 2 Kenti RAB korumazsa, 2 Bekçi boşuna bekler.

2 Boşuna erken kalkıp 2 Geç yatıyorsunuz. 2 Ey zahmetle kazanılan ekmeği yiyenler, 2 RAB sevdiklerinin rahat uyumasını sağlar.

3 Çocuklar RABbin verdiği bir armağandır, 2 Rahmin ürünü bir ödüldür.

4 Yiğidin elinde nasılsa oklar, 2 Öyledir gençlikte doğan çocuklar.

5 Ne mutlu ok kılıfı onlarla dolu insana! 2 Kent kapısında hasımlarıyla tartışırken 2 Utanç duymayacaklar. kapısında yapılırdı.